kayseri

iç Anadolu Bölgesi'nin orta Kızılırmak bölümünde, Erciyes Dağı'nın eteklerinde modern bir ildir. Kuzey ve kuzeybatıda Yozgat, Kuzey ve kuzeydoğuda Sivas, doğuda Kahramanmaraş, güneyde Adana, güneybatıda Niğde, batıda ise Nevşehir illeriyle çevrilidir.
Bugünkü Kayseri şehrinin 2 kilometre güneybatısında Mazaca ya da Eusbia adlarıyla anılan eski çağların ünlü ticaret merkezi vardır. Bu adın Kapadokya krallarından Mosoch'un adıyla bağlantılı olduğu kabul edilir. Kapodokya'yı bir Roma eyaleti durumuna getiren imparator Tiberius, Büyük Roma imparatoru Augustus'a bir saygı görevinde bulunmak amacıyla şehre CEASEREA adını verdi. O çağlarda Romalılardan Doğu Roma, Kuzey Afrika ve ispanya'da KAYSER şehri anlamında CEASEREA diye andıkları 17 şehir daha vardı. Araplar bu şehre KAYSERiYA, Türkler ESKiŞEHiR derlerdi. Osmanlı Türkleri çağında resmi yazılarda Araplara uyularak KAYSERiYE diye geçen şehrin adı Cumhuriyetin ilanından sonra halk arasında yaygın deyişle KAYSERi biçiminde kesinleşmiştir.
Bugün Türkiye' nin en büyük şehirlerinden birisi olan Kayseri, tarihinin çok eski devirlerinde de aynı önemi taşıyordu. Birçok medeniyetıere sahne olan Kayseri'nin kuruluşu kesin olarak bilinmemekle beraber, tarihi M.Ö 13. yüzyıllara uzanır. M.ö. 3. Yüzyılda kültepe- kaniş karum höyüğüne ait yazılı tabletler anadolu medeniyetinin ilk yazılı belgeleridir. Kayseri, islam tarihine 691 yılında Emevi Halifesi 1. Abdulmelik zamanında geçti. 1071 Malazgirt zaferinden sonra Selçuklular tarafından fethedilen şehir 1127 yılında Danişmentlilerden Emir (Melik) Gazi'nin eline geçmiş, oğlu Melik Mehmet zamanında ise, Beyliğin başkenti olmuştur. Anadolu Selçuklularından II.Kılıçaslan 1176 'da şehri Danişmentliler den geri almıştır. Selçuklular'ın adeta Konya'dan sonra ikinci başkenti olmuştur. Bu devirde Kayseri'de birçok eserler meydana getirilmiştir. 1144 yılında ilhanlı hücumlarına maruz kalan şehir, ilhanlıların Selçuklularla anlaşmaları neticesinde rahatlayabilmiştir. Moğolları Anadolu'dan çıkarmak isteyen Türk Memlük Sultanı Baybars 1277'de ordusu ile Kayseri'ye gelmiş ve burada bir süre kalmıştır.1338 yılında şehir Osmanlılar dan Yıldırım Beyazıt'ın eline geçmiştir. 1402 Ankara Muharebe ve Timur istilasından sonra bir süre Kayseri'ye Konya'da ki Karamanoğulları sahip olmuştur. 1515 tarihinde Sultan Selim iran dönüşünden sonra son Dulkadir Bey'i olan Bozkurt Bey'i ortadan kaldırmış ve şehir kesin olarak Osmanlılara bağlanmıştır.
Osmanlı imparatorluğu devrinde Celali isyanlarından birçoğuna sahne olan Kayseri 1923 'te Cumhuriyetin ilanından sonra sanayideki ilerleyişini hızla devam ettirmiştir. Bir çok medeniyetlerin geçmiş oldugu Kayseri'de; tarihi, kültürel, arkeolojik ve turizm değerlerinin bütününü bir arada yaşamak ve görmek mümkündür.
Kayseri, bazılarının sandığı gibi sadece pastırma, sucuk ve mantısı meşhur; erciyes dağı'nın bulunduğu bir şehirden ibaret değildir. Esnafı biraz üçkağıtçıdır; fakat bir o kadar da hayırseverdir. nörüyon, gadanı alırım, ellaham gibi başlıklara girdiğim entryler ve bu başlık da göz önünde bulundurulursa evet; kayseriliyim. Çok belli ettim.

(sizofrenlestiremediklerinizden ?, 23.07.2011 21:59)

iyi pazarlık yapanların fahri memleketi.

(proto tipi ?, 23.07.2011 22:31)

kayseri diyince aklıma gelen yegane şey : gayseri... ıhhh ıhhh... gayseri... ıhh ıhh.

(vinsanity15 ?, 23.07.2011 22:45)

(bkz: tur rehberliği)

(acik ofsayt ?, 23.07.2011 23:49)

yiğidin harman olduğu yer de denilebilir. savaş yıllarında ingiliz komutanı şehre girmeden önce şehri inceletmiş ve bu ekonomik yapının içinde biz bile 2 ayda sömürge haline geliriz diyerek işgalden vazgeçmiştir. ayrıca anadoluda tarihi de kayserililer başlatmıştır *.ayrıca her türden adam çıkabilir *:
(bkz: hüseyin inan)
(bkz: alparslan türkeş)
(bkz: abdullah gül)
(bkz: okan bayülgen)
(bkz: nuri bilge ceylan)

(filleri kurtaran adam ?, 16.08.2011 18:19 ~ 18:20)

(bkz: erciyes üniversitesi)

(stefan fredrik ?, 16.08.2011 18:20)

birinin kayserili olduğunu öğrenince ilk aklıma siz neden kokmuyorsunuz diye sormak geliyor. malum pastırma memleketi. olmazsa olmazları. sanırım çok önyargılıyım.*

edit: kayserileri ya da pastırmayı kötülemiyorum. genel de pastırma çemeni koku yapar ya aslında onların kokmamasını takdir etmiştim. ayrıca pastırmayı da çok severim.

(acerimtrak ?, 16.08.2011 18:24 ~ 18:48)

(bkz: dünyadaki cehennem)

(depredator ?, 31.12.2011 18:02)

gayet cömertleri de vardır. Hatta sözlükte de yazarlar. Koca bir kutu pastırmayı getirip beni mahçup edenleri de var. Çok kültürlü ve Türkiyenin en planlı yapılaşması.

(nomen est omen ?, 07.01.2012 16:17)

mantı yenmeden geçilmemesi gereken yer .gerçi onlara göre iyi mantı yapanlar büyük şehirlere göçmüş amma bence hala iyi yerler var. ananın yerini özellikle tavsiye ederim. (bkz: şaka değil gerçek)

(afillimahkum ?, 07.01.2012 19:54)

Şimdiye kadar 2 defa gittiğim şehir. Ikisinde de sivasspor'un maçı olduğu için gitmiştim. Çok fazla gezme imkanım olmadığı için Bi' meydanı bir de stadı aklımda kaldı. Güzel, Geniş, tarihi bir meydanı var. Selçuklu'dan, osmanlı'dan kalma eserler, parklar, yeraltı çarşısı, kale çarşısı, hilton falan var meydanda. Ulaşımı rahat. En azından meydandan stadyuma giderken hiç sıkıntı yaşamadım. Kayseray adında raylı ulaşım aracı var, ego benzeri bir kartla kullanılıyor. sivas caddesi'ni çok överler de neresi olduğunu kestiremedim.
Modern bir stadyumu vardır. Kışları ufolarla ısıtılır. Üst katınndan saha çizgilerini görmek zor oluyor, orada biraz hata yapmışlar sanırım. Neyse çok da önemli değil.
Insanlarıyla pek konuşma imkanı bulamadığım için yorum yapamayacağım ama kayserispor'dan dolayı hep bir önyargım mevcut.

(6sutun ?, 26.07.2012 01:38 ~ 01:47)

aühf sözlük, ankara hukuk fakültesinin interaktif sözlüğüdür. - 2011 nisan (c) bir interaktif sözlük çalışmasıdır. aühf sözlük sözlük spot tematik sözlük servisi ile üretilmiştir. sözlükler yöneticilerinin sorumluluğundadır, www.sozlukspot.com sözlüklerin içeriklerinden sorumlu tutulamaz.